28 Aralık 2013 Cumartesi

Yoni Puja

Charlotte galerisinde işlerini sergilemek istediği bir ressamı görmek için kır evine gider ve ressam gözlerden uzak tuttuğu nadide eserlerinin perdesini aralarken şöyle der: “Görmek üzere olduğunuz kanvasların, aklıma gelmiş olan tüm iyi fikirlerin ilahlaştırılması olduğunu düşünüyorum. Bu benim saf, evrensel, tanrısal güce en çok yaklaştığım nokta. Yoni![1] Evrendeki en kuvvetli varlık. Tüm yaşamın, zevkin ve güzelliğin kaynağı.” [2]

Geçen sene dişilik mevzusunu 49 dişi ile aynı ortamda 5 dolu gün geçirerek yatırdık masaya. Agamanın verdiği müthiş çakra/farkındalık düzeyleri temelinde farklı kadınlık hallerinden başladık, sonra kendimizi koruma dürtüsüyle ortaya çıkan hislerin duygu ve moda dönüşümünü bilimsel bir yaklaşımla anlattı Maha Ananda. Hisler iyi hoş, bastırılmamalı, ortaya çıkmalı. Ama ortaya çıkan hisle ne yapacağın, yani onu nasıl bir duyguya dönüştüreceğin seçimi mesele. Anahtar kelime seçim. Hissettiğim halin beni nereye götüreceğini seçme iradesi ve özgürlüğü. Baskılamak, ertelemek değil; hissettiğine bakıp onunla ne yapacağını seçmek. Nasılı niçini yok; kıskanmayı, kızmayı, mağduriyet halini değil başka bir şeyi seçmek.  Çok kafa açıcı bir bilgiydi. Ama hepsinden ötesi bu beş gün boyunca genel olarak dişilik algılayışımla ilgili olumlu yönde bir anlam kayması yarattı tüm muhabbet; hatta ben bugüne kadar erkek olarak yaşamışım bile dedim. Kadının gücünü anlatırken kullandıkları kadife kılıf içerisindeki samuray kılıcı analojisine hasta oldum, evime götürdüm, yastığımın altına koydum. Etrafımdaki erkekleri nasıl hadım ettiğimi gördüm. Erkekleri hadım ettikçe kadınlığımın ne kadar da eksildiğini anladım. Üstüne bir de bol bol dans ve ritüel. En özel ritüellerden biri dolunayda onca kadının mutlak bir sessizlik içinde sahile inip, bir çember içinde niyetlerini edip sonra da çıplak denize girmesiydi. İnanılmaz bir görüntü, inanılmaz bir güzellikti.

Kadınlara bedenlerinin en çok neresini beğendikleri sorulduğunda muhtelif kaş göz baldır cevapları arasından bir ‘yoni’ sıyrıldı. Bir kadının vücudunda en beğendiği yer yonisi?! Sevmeyi anlarım, özel hissetmeyi anlarım ama beğenmeyi kabul edemedim. İlerleyen günlerde ‘kendinizi en dişi hissettiğiniz kıyafetinizle gelin’ komutasına belden aşağısı tümüyle açık bir kılıkla geldi aynı kadın. Baktım, evet ya, güzel yoni. Sonra bir tık daha attı zihin, farkettim ki onun yonisi olduğu için değil, hani bildiğin yoni çok güzel. E dedim bende de var bundan. Gittim baktım. Öyle modern batılı kadın kafasıyla ‘aa tabii ki barışmamız lazım oramızla buramızla’ diye ezbere değil, uzun uzun baktım.  Güzel sözler söyledim ona önce yine bir takım komutalara uyarak, sonradan içselleştirerek. Barışılıyormuş kendisiyle, gerçekten bir nilüfer çiçeğiymiş ve sevilesiymiş. Kursun sonunda ilan ettim bu barışı ve teşekkür ettim vesile olan kadına.

İşte o noktadan sonra benim için herşey değişti.

Tantrik Yoga’da en önemli iki sembol yoni ve lingam. Freudyen sembolizminin indirgemeci yaklaşımının ötesine geçmek gerekiyor bu noktada. Kadın ve erkeğin sembollerinin, cinselliğin ortaya çıkardığı kutupluluğun varoluştaki tüm fenomenlerde kendini tekrar ettiğini görmek kolay. Yoni ve lingamın ilişkisi, dağ ve vadi, su ve ateş, manyetizm ve elektrik, ay ve güneş arasındaki kutupluluk gibi tezahür ediyor doğada. Yoninin kelime anlamı kaynak; en yüksek anlamıysa yaratılışın kaynağı. Tıpkı bir kadındaki yoninin onun yaratıcı enerjisinin kaynağı olması gibi.[3]

Beni bu kelimelere çok kuvvetli bir yoni puja[4] getirdi. Bu mevzunun okuyarak anlaşılabileceğinden emin değilim; en azından benim kafam o şekilde basmadı. Agama’daki deneyimler,  yoni sembolizminin en yoğun kullanıldığı, ana tanrıçanın evlerinden Kamakya’daki tapınaklar derken Anish Kapoor bambaşka bir kanaldan anlattı tüm meseleyi bana.  Bir yoni puja yapmak isterseniz en rafinesinden; ‘tüm yaşamın, zevkin ve güzelliğin kaynağını’ görüp anlamak için Anish Kapoor’un büyüsüne tanıklık edin sergi sona ermeden. Bu düzeyde bir sanata yorum yapmak haddim değil, sadece şunu önerebilirim; öyle gezip bakınarak değil, sizi çağıran işlerin önünde bakışınızı sabitleyip dakikalarınızı geçirerek kalın. Bakalım neler olacak.






[1] Amca orada başka bir şey söylüyor aslında. Repliği saptırarak argo (veya teknik) ifadesi kulağımı tırlamadığı için Agama’daki usulü, sansktritçe karşılığı olan 'yoni'yi kullanıyorum bende hayatımda, oradan devam ediyorum yoniyle muhabbetime.
[2] Kıllanan zihin; kılığı, alkolü, seksi, ilişkileri, zamanı ve bir dolu başka şeyi tüketir Sex and the City ama kadının o kadar çok gündemini masaya koyar ki yiğidi öldür hakkını yeme.
[3] İlgilenen için David Frawley-Inner Tantric Yoga önerilir
[4] Yoni ritüeli 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder